Spinal Kord Yaralanmalı Hastalarda Nörojenik Mesaneye Pratik Yaklaşım
Nörojenik mesane spinal kord yaralanmalı hastalarda oldukça sık görülen bir fonksiyon bozukluğudur. Geçmişteki deneyimler bize, komplikasyonların engellenmesi ve hayati tehlike oluşturacak risklerin azaltılmasında, sıkı bir yaklaşımın gerekli olduğunu göstermiştir. Son dekatlarda bu risklerin kontrol altına alınabildiğini görmek mutluluk verici olmuştur. Bu kazanılmış kontrol, artan nörofizyoloji ve fizyopatoloji bilgisinden, belirli tanısal tekniklerin kullanımındaki gelişmelerden ve daha etkili tedavi modalitelerinin kullanımından kaynaklanmaktadır. Birincil lezyonun gelişimini izleyen ilk haftalarda hastaların ele alınış biçimi sıklıkla ulaşılacak yaşam boyu sondurumu belirlemektedir. Bunun temel anlamı, doğru bir mesane boşaltımı yaklaşımı ile mesanenin aşırı genişlemesi ve enfeksiyondan kaçınılması gerektiğidir. Ayrıca, bu dönemde alt üriner sistemin (AÜS) değişik bölümlerinin aktivitesini ve koordinasyonunu belirlemek için ürodinamik testler gereklidir. İntermittan kateterizasyon/kendi kendine kateterizasyon, düşük basınçlı bir rezervuar pratik olarak elde edilebiliyorsa seçilecek yöntemdir. Ancak, refleks mesane kontraksiyonu elde etmek için suprapubik vurma ve mesane boşalımını hızlandırmak için Valsalva/Crede manevraları sadece seçilmiş hastalarda uygulanmalıdır. Ek farmakolojik tedavi çoğu zaman, mesaneyi gevşeten ilaçlardan oluşmaktadır. Elektriksel cihazların ise, özgül ancak nadir endikasyonları vardır. AÜS üzerindeki cerrahi girişimler ikinci aşama tedavileridir ve ancak belirli hastalarda endike olabilirler. Kalıcı kateterlerden her zaman kaçınılmalıdır; yine de, bazı hastalarda tek çözüm olabilirler. Bunlara ek olarak, eksternal uygulamalar inkontinansın olumsuz etkilerini sınırlayabilmektedir.
Anahtar Kelimeler : Nörojenik mesane, spinal kord yaralanması